DOLAR
32,6025$% 0.27
EURO
34,7891€% 0.35
GRAM ALTIN
2.408,96%-0,97
ÇEYREK ALTIN
4.068,00%-2,07
BİST100
9.645,02%-0,50
BİTCOİN
2161639฿%0.53743
32,6025$% 0.27
34,7891€% 0.35
2.408,96%-0,97
4.068,00%-2,07
9.645,02%-0,50
2161639฿%0.53743
18 Kasım 2020 Çarşamba
NewsBahsi geçen bölge, bir şerit halinde meşe ve gürgen ormanlarından oluşuyor. Kelkit vadisinden başlayarak doğudan batıya kilometrelerce uzanan orman; içerisinde çeşitli su kaynakları, yaylalar ve vahşi yaşam bulunduruyor. Aynı zamanda içerisinde yüzlerce orman köyü bulunduran bölge, yüzlerce orman köylüsünün de yaşam alanı.
Siyanürlü altın aranması demek, tüm bu yaşam alanının etkilenmesi anlamına geliyor. Yaylacılığın çok yoğun bir şekilde yapıldığı, özellikle koyunculuğun yaygın olduğu bir bölge. Süt satılamamasına rağmen yaylalardan ve sulardan yararlanılarak, yoğun miktarda besi sığırı da besleniyor. Ucuz bakım şartlarından dolayı et fiyatları da bir çok bölgeye göre daha ucuz. Bu madenler; hem bu yaylaları, hem hayvancılığı, hem de su kaynaklarını bitirebilir. İnsan sağlığının ne şekilde etkileneceğinden bahsetmiyorum bile.
Bir veteriner hekim olarak, zaten can çekişen hayvancılığımıza bu tarz yaklaşımlarla son darbeyi vurmayalım istiyorum. Ülkemizin ormanlarını, vahşi yaşam alanlarını ve hayvancılığını koruyarak, dedelerimizden aldığımız mirası, evlatlarımıza devretmek, her birimizin vatandaşlık görevidir.
NewsKoyun yetiştiricilerinin, çok büyük ekonomik kayıplar vermesine sebep olmaktadır. Aslında çok etkili bir aşısı mevcuttur. Düzenli aşılamalarla koyun ve kuzularda uzun bir süre bağışıklık oluşmaktadır. Kamu hekimleri ve klinisyen veteriner hekimler tarafından, aşılamalar yapılmasına rağmen hem bir kısım yetiştiricinin aşılamaya özen ve ilgi göstermemesi, hem de kontrolsüz hayvan sevkiyatları sebebiyle hastalık tamamen bitirilememektedir.
Küçükbaş nakillerinde hayvanlara bu aşının ömründe bir defa yapılmış olması gerekmektedir.
Koyun ve keçi yetiştiricilerinin bu hastalıkla mücadelede çok daha dikkatli olması, aşılamaları talep etmeleri, aşı için gelen veteriner hekimlere yardımcı olmaları hastalıkla mücadelede çok önemlidir.
Koyunlarla beraber kuzuların da aşılanması çok önemlidir.Yetiştiricilerimizin çok yanlış bir algıyla, kuzular aşıyı annesinden alıyor diye bir inanışı vardır. Şehir efsanesine dönen bu durum çok büyük kuzu kayıplarına sebep olmaktadır. Hastalık bulaşan sürüde daha çok gençlerde olmak üzere ölüm oranları ciddi seviyelerdedir. Şiddetli salgınlarda sürünün tamamında ölüm görülebilir.
NewsPiyasalarda yaşanan yüksek hacimlerde enflasyon sebebiyle üreticiler, 2.30 olan çiğ süt referans fiyatının 3 liranın üzerine çıkmasını bekliyordu. Devam eden görüşmeler esnasında Eylül ayında önce 2.65 sonra 2.70 fiyatları öne sürüldü. Ardından geciken toplantı sonucunda üreticilerin hiç beklemediği bir karar açıklandı. Bu kararları incelediğimizde sektörde yaşanacak büyük değişimlerin önü açıldı.
SÜT SEKTÖRÜNDE BEKLENEN DEĞİŞİM
Türkiye’de son bir yıldır değişmeyen süt fiyatının üreticiye büyük zarar verdiğini düşünen Güney Marmara’daki birlikler, sütü eskisi gibi yerel ihalelerle pazarlamayı düşünüyor. Böylece sütün yoğun olduğu bu bölgede süt fiyatı farklı olacak. Üstelik çiğ süte beklenen zamma en büyük köstek olan zincir marketlerin USK üzerindeki etkisi de zayıflatılacak…
Bir veteriner hekim olarak köylünün bana her gün sorduğu “Süte ne zaman zam gelecek” sorusuna; “Sabredin, yakın zamanda konsey toplanacak” diye cevap veriyordum. Artık benim de yetiştiriciye verecek bir cevabım kalmadı. İnek sahibi olmamış, hiç inek yetiştirmemiş, hiç yemlememiş, hiç gübresini sıyırmamış, hiç sağmamış kişilerin bu konular da yetki sahibi olması, inanılmaz!
Zaten, yasak olmasına rağmen kesilen dişi hayvan sayısı, hızlı bir şekilde artacak. 2008-2010 dönemine geri döneceğiz. O dönemi hatırlayanlar, 2010 da ki hayvan ithalat furyasının sebebini de net olarak hatırlayacaklardır. Kurun o yıllara göre,çok daha yüksek olduğunu da düşünürsek,artık bizi ithalat bile kurtaramaz.
SÜTE müdahale edenler,neden YEM FİYATLARINA müdahale etmez!
Gerçek mümin,yoklukta sabredendir, acıyı bal eyleyendir. O baldan bir kaşık alıp, para etmeyen sütümüze karıştırır içeriz artık.
