Karlıova Balı Çok Kaliteli

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Bingöl’ün Karlıova ilçesine bağlı Ilıpınar köyünde arıcılık yapan Ahmet Örnek, Karlıova’da çiçek çeşitliliğinin çok olduğunu belirterek üretilen balın kalitesinin da daha iyi olduğunu söyledi. Örnek, sahte bal konusunda da uyarıda bulundu: “Suni petek balına, çoksa şeker verip kara kovan diye satıyorlar!”

Bingöl’ün Karlıova ilçesine bağlı ılıpınar köyünde 1996 yılından bu yana arıcılıkla ilgilenen Ahmet Örnek, Karlıova’da çiçek çeşitliliğinin zenginliğine dikkat çekerek, bölgenin doğal yapısının arıcılığa elverişli olduğunu ifade etti. Örnek, “Burada binlerce çiçek türü var, arıların bu çiçeklerden kaliteli bal elde ediyor” dedi.

Yaz aylarında arıların Karlıova’da en çok keklik, geven, üçgül ve diken otlarından bal ürettiğine değinen Örnek, geven otu kökünün, ağaç kökünden geldiği için daha kaliteli olduğunu belirterek şunları kaydetti: “Nem oranı düşüktür, rutubeti düşük olduğu için balın kalitesi yüksek olur. Arı nemi alamıyor, gündüz getirdiği balın üçte biri kovanın içinde kalıyor.”

Bal çeşitliliğin bölgeden bölgeye değiştiğinin ifade eden Örnek, “Bazı bölgelerde üçgül çok olduğu için yüzde 80 üçgül balıdır, bazı bölgelerde geven çok olduğu için % 80 geven balıdır ardından diken balı gelerek birbirini takip eder.” diye konuştu.

Arıcı Ahmet Örnek, Karlıova bölgesinde en çok kalyon ve kafkas arı çeşitleri olduğunu söyledi. Kafkas arısının hortumunun 7 milim, kalyon arısının hortumunun 4 milim, kafkas melezi arısının ise 3 milimetre olduğunu kaydeden Örnek, “Hortumu fazla olan arı, daha fazla bal üretiyor” dedi.
Örnek sözlerini şöyle sürdürdü: “En iyi balı veren arı çeşitti kafkas arısıdır. Hortum milimi fazla olduğu için, Kafkas arısının gürlemesi, yükselmesi, üremesi fazla olmaz ancak bir avuçta olsa 3 ve 4 çerçeve verir.”
Arıcılık mevsiminin bu yıl iyi geçmediğini belirten Örnek, “Yedinci ayın 15’ine kadar sezon çok iyi geçti. 15’inden sonra kuraklık bastı, yoğun yağmur yağışı beraberinde çiçekleri silip, süpürdü. Arıcıların çoğu boş döndü” şeklinde konuştu.

İlkbaharın üreme döneminde kolonomiyi daha fazla güçlendirmek ve daha fazla bal üretmek için arılara ilk etapda şeker verdiğini belirten Örnek, çiçeklerin açmasıyla birlikte şekeri kesip, doğal olan geven, üçgül ve diken otlarından bal ürettiğini ifade etti.

“ŞEKERİ BASIP KARAKOVAN DİYORLAR”

Suni petek ve arıların kendi üretmiş olduğu petek olmak üzere iki bal çeşidi olduğuna değinen Örnek, “Suni petek balına, çoksa şeker verip karakovan deniliyor. Karakovan balı ise temel petek eklemesi yapılmadan tamamen arılar tarafından üretildiği için karakovan balı deniliyor. Karakovan balının üretimi zordur ve sınırlı miktarlarda mahsul elde edilir. Karakovan balı petek gözlerini dolduran sırla kaplı olup bütün halinde satılır. İçerisinde temel petek bulunmayan %100’ünü arıların yaptığı petek ballarıdır. Normal petekli balların merkezinde biraz kalın bir mum tabaka olduğu için karakovan petek balı kadar rahat tüketilemez. Balın faydalarından bütün halinde yararlanmak istiyorsak, arının kendi doğal bileşenleri ve gücüyle yapmış olduğu petek ile tüketilmelidir ”şeklinde konuştu.

Hakiki balı anlamanın birçok yolu olduğuna vurgulayan Örnek, “İlk olarak işin erbabıysanız tadından rahatlıkla anlayabilirsiniz, bunun haricinde süzme balı -60, -70 derece dondurucuya koyduğunuzda bal donar ama kristalleşmez, sahte balın içinde katkı maddesi olduğu için aynı yöntemi uyguladığınızda bal kristalleşir. Sahte balı anlamanın bir diğer yöntemide tükettiğimizde ciğerleri yakar” diye konuştu.

Türkiye’nin çeşitli kentlerinden Bingöl’ün Karlıova ilçesine gelen arıcılardan mustarip olduğunu ileri süren Örnek, bu durumun yerli arıcılar için çok büyük dezavantaj olduğunu söyledi. Arıcılığa yıllarını verdiğini ifade eden Örnek, “Karlıova’nın Lavaşsan köyünde 5 ve 6 kişi ile arıcılık yapıyorduk. Her birimizin 30-40 kovanı vardı ancak tarımın dışardan 500 kovanı olan arıcıları bölgemize yerleştirmesiyle birlikte, hem arılarımız hem de yerleşim alanı olarak bizler mağdur olduk. Normal şartlar altında tarımdan konaklama yeri aldıysam benim 4 km uzağımda başka arıcılara konaklama hakkı verilebilir. Bu yöntem burada uygulanmadığı için kaç kere davalık olduk ama yine de mağduriyetimiz giderilmedi” dedi.