28,9225$% 0.02
31,2856€% 0.44
1.887,38%0,20
3.154,00%0,06
7.962,34%3,14
1248334฿%-1.92405
Manisa’da doğal ve beşeri nedenlerle kuruyan Marmara Gölü’nden geriye tabelalar ve hurdaya dönmüş balıkçı tekneleri kaldı. Alüvyal set gölüyken Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından 1945 yılında setlerle rezervuar alanına dönüştürülen Saruhanlı, Salihli ve Gölmarmara ilçeleri arasındaki göl, zamanla 320 milyon metreküp su kapasitesine ulaştı.
Dolu olduğu dönemlerde yılda ortalama 150 milyon metreküp suyu Gediz Ovası’na veren gölde su seviyesi, kuraklığın ve kaçak sulamaların etkisiyle her geçen yıl azaldı.
Tepeli pelikan, küçük karabatak gibi nesli tehlike altında olan kuş türleri de dahil olmak üzere yaklaşık 20 bin su kuşuna ev sahipliği yapan, çevresindeki mahalle sakinlerince sazan avlanan ve bu özelliğinden dolayı 2017 yılında “Ulusal Öneme Haiz Sulak Alan” ilan edilen göl, geçen yıl tamamen kurudu.
Kuruyan alanların kaçak şekilde tarla olarak kullanılması üzerine, Manisa Valiliği, DSİ Genel Müdürlüğü, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM) çalışma başlattı.
Geçen yıl imzalanan işbirliği protokolü sonucunda göl arazisinin 35 bin dekarlık bölümü, organik buğday ve ayçiçeği üretimi için TİGEM’e tahsis edildi.
Manisa Celal Bayar Üniversitesi Çevre Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Nüket Tirtom, küresel ısınma ve iklim değişikliği gibi sorunların dışında beşeri nedenlerle gölün kuruduğunu vurguladı.
Beşeri nedenler arasında “yanlış sulama yöntemleri”, “tarımsal sulama amaçlı açılan kuyuların sayısının giderek artması”, “Gördes Barajı temelli havzalar arası su transferi”nin sayılabileceğini belirten Tirtom, “Bu doğal ve beşeri sebeplerin sonucunda, küçük derelerle ve yer altı sularıyla beslenen gölün kuruması kaçınılmaz oldu” dedi.
Ötrofikasyonun (plankton ve alg varlığının aşırı şekilde çoğalması) da gölün kurumasında bir etken olarak sayılabileceğini kaydeden Tirtom, “Tarımsal gübrelerden bol miktarda azot ve fosfor göle karışmakta, bu azot ve fosfor göl tabanındaki bitkilerin çoğalmasına sebep olmaktadır. Bu da bitkiler çoğaldıkça gölün bataklığa dönüşmesi ve suyunu kaybetmesi anlamına gelir.” diye konuştu.
Gölün kurumasının sonuçlarına ilişkin ise Tirtom, şu değerlendirmeyi yaptı:”Gölün kuruması, hem biyoçeşitlilği hem de göl kıyısındaki sosyoekonomik hayatı olumsuz etkilemiştir. Kuraklık sonucundaki yer altı su seviyesindeki azalma, ekosistemlerin zarar görmesi, biyoçeşitliliğin azalması ve gıda güvensizliği gibi birçok ciddi soruna sebep olacaktır. Ayrıca toprağın kuruması, tarımsal kuraklığa sebep olacaktır.”
Fındık Üretimindeki Azalmanın Sebebi Belli Oldu!
Çiftçiler İsyanda: Devlet Binasına Gübre Püskürttüler
Ticaret Borsalarında Üç Ayda 137 Bin Tonun Üzerinde Fındık Satıldı
Starbucks’ın Piyasa Değeri 20 Günde 12 Milyar Dolardan Fazla Azaldı
Tarım ve Orman Bakanlığı 8 Yılda 400 Milyon Liralık Çoban Desteği Verdi
“Çalışan Emeklilere 5 Bin Lira Ödeme” Düzenlemesinden 4 Milyon 688 Bin 945 Kişi Yararlanacak
Rekabet Kurumu Kırmızı Et Sektörüne Yönelik İnceleme Başlattı
TZOB Genel Başkanı Bayraktar: Tarım Arazilerinin Amaç Dışına Çıkarılması Önlenmeli
İşlenmeyen Tarım Arazilerini Üretime Kazandırmak İçin “Kiralama” Yönteminde Rota Çizildi
Ziraat Mühendislerinden Bilinçsiz Gübre Kullanımına Karşı “Reçete” Formülü
Van Gölü’nün Çekilmesiyle Selçuklu Mezar Taşları Ortaya Çıktı